Köşe Yazıları

Her rüya bir gün sona erer…

Her yer kararmıştı, göz gözü görmüyordu… Bir an için karanlıktan bir ses geldi. Ses yüksek bir tondan başlamış, aşağı seviye de ulaşmıştı : “Her rüya bir gün sona erer!” Bir..

Her rüya bir gün sona erer…

Her yer kararmıştı, göz gözü görmüyordu…

Bir an için karanlıktan bir ses geldi. Ses yüksek bir tondan başlamış, aşağı seviye de ulaşmıştı :

“Her rüya bir gün sona erer!”

Bir an rahatlamış gibiydi, rüya da olduğunu düşünmeye başlamıştı ki yerini ürperti almıştı; Ya rüya henüz başlamadıysa veya bu rüyanın bitimi ise sonrasında onu neler bekliyordu?!

Hem karanlık nasıl olur da konuşabilirdi?

Işığını aradı, bu cevabı onda bulacağına dair içinde bir umut taşıyordu…

Karanlıkta dikkatli bir şekilde, yavaş adımlar eşliğinde yürümeye başladı.
Uzakta, uzaklarda bir yıldız şeklinde ışık gözüne ilişti. Gözünü ışık kümesinden ayırmadan yavaş ve usulca yanaşmaya ve yaklaşmaya gayret etti.
Işık gittikçe büyüyordu, fakat bir türlü ışığa yakın olamıyordu!
Yorulmaya başladı, nefes nefese kaldı..

Duraksadı, eğilerek iki elini diz kapaklarına götürdü, diğer yandan ışığa bakınıyordu.
Umudu giderek azalıyor, artık dayanacak gücü kalmamış gibi hissediyordu..

Karanlıktan tekrar bir ses işitti:
“Her neye bakıyorsan, onun da seni gördüğünü bil!”

Ses bu sefer alçak seviye bir tondan, yüksek seviye de gelmiş ve ulaşmıştı..

Kendinde bir an duraksadı, her iki cümleyi sesli bir şekilde tekrar etmeye başladı.
Beyninde şimşekler çakarcasına olduğu yerden irkildi; umudu vardı, ancak inancı eksikti ve nasıl başlayıp sona erdireceğini öngörememişti..

Başını dik tutarak yürümeye başladı ve üç adımda kendini ışığın yanıbaşında buluverdi.

– Merhaba..Sen ışık olmalısın!
* Sen de karanlık olmalısın..
– Hayır hayır! Ben karanlık değilim..
* Gördüğün üzere ben ışığım, yani o ben olamayacağıma göre, sen olmalısın..
– Karanlık benimle konuştu, bana fısıldadı, ama o ben değilim !
* Senin karanlığın o! Sana dair yanlarını oluşturuyor, tıpkı gölgeler gibi, tıpkı karşında beliren suretler gibi..
– İznin olursa sana bir sualim olacak!
* Elbette..
– ” Her rüya bir gün sona erer “. Bunun anlamı nedir?
* Önce benim bir soru sormama izin verir misin?
– Bana mı soracaksın?
* Evet..
– Peki, dinliyorum..
* Kimim ben?
– Işıksın..Şey..Parlıyorsun, yani ışık olmalısın!
* Her parıltı ışık değildir, bazen en büyük karanlıklar bu parıltılardan doğar..
– Öyleyse kimsin?
* Kim olmamı dilersin?
– Dilemek mi?
* Evet, duydun..
– Yani ne dilersem olacak mı?
* Elbette, idrak ve irade ettiğin müddetçe ışık sana amadedir..
– Bu ne demek oluyor?
* Ben senin ışığınım..Sana dair, sana aitim..
– Peki ya o karanlık?
* O da senin bir parçan..
– Sesi dışardan geliyordu ama..
* Sesin içerden gelmesi de o sesi sen yapmıyor..
– Haklısın..Peki ne yapmalıyım?
* Bunu sen belirleyeceksin..
– Evet, sen..Çünkü tüm bunlar zihninin bir ürünü..Kalbine, oradan da yüreğine ulaşmalısın. Kapa gözlerini gözüne, aç gözünü gözlerine..

Bir rüya sona ermişti, fakat rüya asıl şimdi başlıyordu…

~Sevgiler~

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)

ÜYE GİRİŞİ

KAYIT OL